DOLAR34,0528% 0.02
EURO37,5172% -0.03
STERLIN44,5879% -0.12
FRANG40,2157% -0.01
ALTIN2.754,86% 0,07
BITCOIN57.600,001.122

Ertuğrul Dalbastı Yazdı “Bir Gradel Meselesi”

Yayınlanma Tarihi :
Ertuğrul Dalbastı Yazdı “Bir Gradel Meselesi”

Köşe Yazarımız Ertuğrul Dalbastı, Sivasspor’un Yıldız İsmi Max Gradel ile ilgili ilginç bir yazı kaleme aldı.

“Bir Gradel Meselesi”

 

2020/21 sezonu. Sivasspor, kötü başlanan sezonun ardından özellikle ikinci devre ciddi bir çıkış yakalamış, ligin son 19 maçında mağlubiyet bile almadan ilk 5’te yer almış, önümüzdeki sezon UEFA Konferans Ligi elemelerinde yer alma şansı elde etmişti. Bir sonraki sezon, 2021/22 sezonu. Sivasspor, yine benzeri bir kötü başlangıcın ardından ikinci yarıdaki çıkışla kademe kademe hem Ziraat Türkiye Kupası’nda, hem Süper Lig’de kabuk değiştiriyor, vites arttırıyor ve başarılı bir performans sergiliyordu. Eleştirilerin hedefinde olan Rıza Çalımbay belki bir formül bulmuştu ve bu formül üzerinden kadro yetersizliğini kapatıyordu. Mart ayında oynanan Adana Demirspor maçı bir milat olmuş, Sivasspor doğru oyun ve doğru metodoloji üzerinden yetersiz kalınan oyuna hakim olma parametresinin yarattığı açığı kapatıyordu. Çarpıcı galibiyetlerin ve kenetlenmenin beraberinde getirdiği atmosfer, Sivasspor’u sezonun devamında Kupa şampiyonluğuna götürüyordu.

Bu iki sezonda da, orta nokta bir kırılma ile değişen, vites arttıran, yenilenen bir Sivasspor örneği. Kadro yetersizliğinin açığını kapatmak için yenilenmek, yeni formüller bulmak zorunda kalmak ve sonucunda sezonu beklenilenin dışında iyi bir noktada tamamlamak. Evet bahsettiğim gibi bir ortak nokta söz konusu, ancak bu iki sezonun bir diğer ortak yönü ise, tüm bunlar yaşanırken sahadaki başrolü: Max Gradel. 2020/21 sezonuyla Türkiye macerasına adım atan Fildişili, kariyerinde İngiltere ve Fransa’da iyi işler yapmış, özellikle St. Etienne’de geçirdiği 4 sezonda yıldızını parlatmış bir isim. Hızı ve çevikliğinin yanında kenardan oyun kurma becerisi, ceza sahasına yaptığı diyagonal koşular ve kilit paslarıyla Süper Lig için biçilmiş kaftandı. 2020/21 sezonunun başlamasıyla beraber de, Sivasspor’un saha içi kaptanlığını üstlendi, dümeni devraldı. İlk sezonunda yaptığı 11 gol 13 asistlik istatistikle, ligin asist krallığında 2, Gol+Asist veriminde gol kralı Boupendza’yı dahi geçip 4. sırada olmayı başardı. Bu olağandışı performans, Sivasspor’un Avrupa’da da iyi bir performans sergilemesine, aldığı 6 puanın yanında dahası sezonun UEFA Avrupa Ligi şampiyonu Villarreal karşısında iki maçta da direnç göstermesine yol açtı. İkinci sezonunu Kupa başarısı ile taçlandıran Sivasspor’da Gradel yine istatistiklerde bambaşka bir noktadaydı. Ligin en çok kilit pas atan, en çok pozisyon yaratan oyuncularından biri olan Gradel, Fayçal Fajr’la kurdukları saha içi ortaklıkla, Sivasspor’a kupayı getirdiler.
Gelinen noktada işleri değiştiren şey Sivasspor’un yaşadığı oyun düşüklüğü oldu. Yeni sezona Süper Kupa hezimeti üstüne peşisıra beklenmedik puan kayıpları ve galibiyetsizlikle başlayan Sivasspor’da Gradel de bu organize yetersizlikte bir yer sahibiydi. Sivasspor’un oyun eksenini uzun toplarla üçüncü bölgeye ulaşmaktan, yenilenen saha içi dizilişle 4-2-3-1’in on numara segmentli bir oyuna çevirmesiyle birlikte, Gradel de iyi yaptığı çizgiye inme işinde başarılı olamamaya, ilerleyen yaşı ile de birlikte oyunu yönlendiren ana karakter olamamaya başladı. Dia Saba transferi ile birlikte, değişen oyunun da merkezinden uzaklaşan Gradel, formsuzlaştıkça formsuzlaştı. Avrupa macerasında da günden güne bir hamle oyuncusuna dönüşen Gradel’in etkisi azalmış, Rıza Çalımbay Sivasspor’u bireysel yetenek hacmini oluşturan Gradel’i bir rol oyuncusu noktasında konumlandırmaya başlamıştı. Sorumluluk alan Gradel, aynı hafta içinde hem Fiorentina karşısında, hem İstanbulspor karşısında gördüğü kırmızı kartlarla gelinen noktada kendisini Sivasspor adına özel kılan yegâne unsur olan sorumluluk duygusunda uzaklaşmıştı. Deprem öncesinde son performansları ile aslında yenilenme ve iyi olma emareleri gösteren Gradel, tekrar düşüş yaşıyor ve yenilenmesi gerekiyor. Bu denli önemli olduğu bir takımda ikinci plan olmanın verdiği bir hezeyan da olabilir, Gradel artık belki de eski Gradel değil. Sezonun kalanında kendisinin bireysel becerilerine ihtiyaç duyulduğu da göz önünde bulundurulduğunda acilen yarım bıraktığı yenilenmeyi tamamlamalı. Bu olmayacaksa, Emre Gökay’lara bayrağı devretmenin zamanı geldiğini acı bir şekilde söylemek gerekiyor.

YORUM YAP

HAFTANIN MAÇLARI

DETAYLI FİKSTÜR