DOLAR34,0159% 0.09
EURO37,7575% 0.2
STERLIN44,7025% 0.03
FRANG40,3159% -0.03
ALTIN2.729,66% 0,05
BITCOIN54.809,671.184

Ayşegül Akyüz Yahşi Yazdı”BAY BAY KEMAL’İN SON İHRACI “ATATÜRKÇÜLÜK”

Yayınlanma Tarihi :
Ayşegül Akyüz Yahşi Yazdı”BAY BAY KEMAL’İN SON İHRACI “ATATÜRKÇÜLÜK”

Köşe Yazarımız Ayşegül Akyüz Yahşi’den seçime saatler kala ilginç detayları olan bir yazı daha…

 

BAY BAY KEMAL’İN SON İHRACI

“ATATÜRKÇÜLÜK”

 

Seçimden önceki son yazım…

Dün, “laiklik elden gidiyor!” diye Atatürkçülerle muhafazakarları çatışmaya sokanlar; bugün, Cumhuriyetin yıkılmasına müsaade ediyor! Ki öyle olmasaydı PKK Merkez Komitesi üyesi Helin Ümit; “14 Mayıs’ta cumhuriyeti biz yıkacağız.15 Mayıs’ta Kürdistan gerçeği ile yüzleşip, yeni bir döneme gireceğiz.” Sözünü cüretle söyleyebilir miydi?

CHP kökünden kopuş yaşıyor!

Ortak akıl ve ittifakları Atatürkçü düşünceyi siyasetten silmeyi, 100 yıllık Cumhuriyeti değiştirmeyi amaçlıyor.

Siyasi çıkar uğruna Atatürk’e saygı ve ilkeleri harcanmamalıydı ama gelinen noktada Atatürkçüler iftirayla itibarsızlaştırılıyor.

Atatürk Kurtuluş Savaşı’nda Suriye ve Arap toplumlarıyla emperyalizme karşı ortak mücadeleyi savunmuş; hatta 9 Ekim 1919’da Suriyelilere yolladığı beyannamede: “Bütün silahlarımızı ülkemizi bölmek isteyen hain partilere karşı çevirmeliyiz. Din kardeşi gibi yaşayalım ve düşmanlarımızı perişan edebilelim.” diyordu.

Bugün CHP ne yapıyor?

Teröristlerle bir olup; yağ satıp, bal almaya çalışıyor. Ustam ölmüş ben satarım! Oyunu oynuyor.

Cumhur ittifakı ise; bugün Kurtuluş Savaşı ve sonrasındaki gibi emperyalizme, siyonizme, batıya ve teröre karşı vatan savunmasını veriyor. ABD’nin, Fetönün ve PKK’ nın varlığını sınırlarımızdan uzaklaştırmaya and içmiş durumda.

Yakın tarihe şöyle bir göz atalım. Hatırlayın; M. Kemal Atatürk ile komutasındaki Osmanlı ordusu Katma’da İngilizlere karşı zafer kazanmıştı! Kürtler, Midan İkbis köyünü Kilis’e bağlayan demir yolunu sabote edip düşmanın ikmal hattını kesip, ilerlemesini durdurmuştu|

Atatürk’ ün izinde gittiğini iddia eden CHP; bugün, ne Kürtlerin hakkını arayabilir ne de vatan müdafasına güç yetirebilir durumda.

Oysa ki; Atatürk, sömürgeden uzak bir devlet anlayışını benimsemişti. Dünya devlerinin Türkiye üzerinde yürüttüğü siyasi ve ekonomik yönden yayılmacı politikaları ve üstünlük mücadelesini bertaraf etmek için emperyalistlere karşı savaşmaktan geri durmamıştı. Ama ne tuhaftır ki; Atatürk’ün bu akılcı ve tutarlı tavrını bugün CHP değil de Sayın Cumhurbaşkanımız sürdürüyor.

Çok da iyi yapıyor.

Nerden mi biliyorum?

Çünkü; Dünyanın birçok ülkesinde 14 Mayıs sandıktan çıkacak ismin Sayın Erdoğan olmaması için ayinler düzenleniyor.

O dünya devlerinin, İktidar olsun istedikleri CHP’ye baktığınızda; tamamen dışa bağımlı bir Türkiye hayali var.

Yerli ve milli olana itibar edilmiyor. Desteklenmiyor, üzeri örtülmeye, satılmaya çalışılıyor. Kısacası CHP, devler için kolay lokma.

Bugün Cumhuriyet PKK’nın tek eline terkedildi. Millet İttifakı ne büyük hezeyandadır ki; evlatlarımızı hiç göz kırpmaksızın şehit eden, yıllardır Kürt halkını muzdarip eden, anaların gözlerini yolda ve yaşlı bırakan PKK ile ortak hareket ediyor.

Sormazlar mı adama: “Dilinizden düşmeyen iftira siyasetinizin bir cümlesi olan 418 milyar dolar kadar anmadığınız Atatürk; bu vefasız siyasetin neresinde?” diye.

 

Sadece şekilden ibaret kalan bir Atatürk sülüeti bugün CHP içerisinde unutulmaya yüz tuttu, koltuk kapmak için pusuda beklemekten sahi yorulmadılar mı?

Ne menem bir ahlaktır ki; kardeşçe kol kola girmesi gereken Atatürkçüler son tahlilde birbirlerini kaset kumpası ile devirmeye çalışıyor.

Çünkü; teröre tüm benliğini kaptırmış sözde Atatürkçüler yerli ve milli bir muhalefetin gözde olmasını kaldıramıyor. Sözde Atatürkçüler gözde Atatürkçüleri iftirayla itibarsızlaştırıyor. İlkesizlikte çığır aşan CHP koşar adım çöküşe sürükleniyor…

 

Önce “Baykal”, sonra “İnce”, şimdi de “Atatürkçü düşünce” CHP’den ihraç edilmek üzere.

CHP de son durum entübe!

Doğallık kalmadı!

Soluklar kesik.

Dışardan müdahaleyle hayata tutunuyor.

Fişi çekildiği an nefesi kesilecek. Ha keza yol arkadaşları da aynı durumda. Nihayetinde; üzüm üzüme baka baka kararıyor.

Ne bekliyordunuz ki! Hizmet mi? Adalet mi? Samimiyet mi?

Yoksa muhalefet mi? 15 Temmuz’ da Ayak ayak üstüne atmış kahve içerken ki o fotoğrafı daha dün gibi hatırımda…

 

Hasılı; Parlak ve bahtiyar alınyazımızı karanlık ve meşum sinelere sildirmemekte kararlıyız. Geçen zorlu süreçte; okuduk, dinledik, yazdık, söyledik. Gereken ne ise, elimizden gelen ne varsa, ardına koymadan yaptık.

“Gayret bizden muvaffakiyet Allah’tandır.” inancıyla tek çıkarı “Vatan” bildik.

Emekleyenler vardı aramızda; ellerinden tuttuk, kol kanat gerdik onlara; yol gösterdik; ki helalinden yesinler, hoş geçinsinler diye.

Tecrübe sahiplerine zaten sözüm yok! Onlar işin erbabı.

Yaşanmışlıklar insana en doğru yolu gösterir bundan eminim.

Bir yazar olarak şahsım adına; Sayın Cumhurbaşkanımız’ la aynı devirde yaşamaktan, O’nun yönetimindeki bir devletin çatısı altında milleti olmaktan, tarihe ve dünyadaki ilklere birebir tanıklık etmekten tarifi imkânsız bir gurur duyuyorum ve yaşadığım bu gururu oyumla desteklemeyi bir şeref biliyorum.

Temennim o ki; 15 Mayıs sabahı, türlü türlü kılıflara bürünmüş terör örgütlerinin kaybettiği ve onların dışındaki herkesin kazandığı bir Türkiye’ye uyanmak.

Hepinizi Allah’a emanet ediyorum.

YORUM YAP